DOĞRU TÜRKÇEYE DOĞRU-3*
Ali TÜRKSEVEN
1) Gereksiz Sözcük Kullanmaktan Kaynaklanan Yanlışlar
“Bütün soruların hepsini bildiler.” (Hasan Kaçan, “Şans Yolu” ATV, 12.04.2008)
“Soruların hepsini bildiler.” ya da “Bütün soruları bildiler.” demek yeterlidir.
“Nedeni henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı.” (Başkent TV, haberler, 07.02.2008)
“Nedeni” sözcüğü gereksizdir.
“ÖSS sınavında Sözel puan türüyle öğrenci kabul eden Anabilim Dalımıza her yıl ortalama 50 öğrenci kayıt yaptırmaktadır.” (D.E.Ü., B.E.F., Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, “Anabilim Dalı Hakkında” sayfası, bilgisunar sitesi, 06.04.2008) (Büyük harf kullanımına dokunmadım. A.T.)
“ÖSS”nin açılımı “Öğrenci Seçme Sınavı” olduğu için “ÖSS sınavı” denemez, hele öğretmen yetiştiren -hem de Türk dili ve edebiyatı öğretmeni- bir bölüm hiç diyemez.
“Bu nedenden dolayı… / Bu sebepten dolayı…” (Halktan)
Sözü dolandırmaya, uzatmaya gerek yok, “bu nedenle” demek yeterlidir.
“En çok tür ve çeşidi olan kaktüs
budur.” (Da Vinci Learning TV,
07.02.2008)
“Tür” ve “çeşit” eşanlamlıdır, biri gereksizdir.
“Kazaların nedeni işçi sayısının artmasından kaynaklanıyor.” (Kanaltürk, haberler, 09.05.2008)
Tümce “Kazalar işçi sayısının artmasından kaynaklanıyor.” ya da “Kazaların nedeni işçi sayısının artmasıdır.” biçimine getirilerek yanlışlık düzeltilebilir.
“Yoksa tüm yüce ilkeler, çağdaşlık yeminleri, cumhuriyet devrimlerine sadakat ve bağlılıklar, böyle enteresan ilişkilerle mi çöpe atılıyor?” (Bekir Coşkun, Hürriyet, 10.07.2008)
“Sadakat” Arapça bir sözcük olup “bağlılık” demektir; “sadakat ve bağlılık” diye bir kullanım olamaz.
“Benim aklım kimseye ortak ol(a)maz, kimsenin ortaklığını kabul etmez; ortak akıldan gelen emir ve buyrukları dinlemez.” (Özdemir İnce, Hürriyet, 25.06.2008)
“Emir” Arapça bir sözcük olup “buyruk” demektir; “emir ve buyruk” diye bir kullanım olamaz.
“İyi derecede Kürtçe bilen, entelektüel ve sicili temiz, sabıkası olmayan sunucu arayışına giren kurum, tüm Türkiye’de bu özellikleri taşıyan bir kişiyi bulamadı.” (Rifat Başaran, Radikal, 18.07.2008)
“Sicili temiz olmak”la “sabıkası olmamak” anlamca özdeştir. Sözcükler arasındaki ilişkiyi de gözeterek “sabıkası olmayan” sözünü tümceden çıkarabiliriz.
“Bu, çok gizli bir sır.” (CNBC-e, Chuck, yabancı dizi, altyazı, 19.07.2008)
“Sır” ile “giz” eşanlamlıdır. Anlatılmak istenene göre, tümce şöyle olabilir: Bu, çok gizli bir bilgi.
“Ben de sizler gibi birer milliyetçiyim.” (Hasan Celal Güzel, Bursa Mitingi, 24, TV, 19.07.2008)
Bu tümcedeki “birer”i “bir” yapmakla anlatımı düzeltemeyiz. Buradaki “birer” sözcüğü akışı bozmaktadır, tümceden çıkarılmalıdır. (Türkçede “Birer milliyetçiyim.” diye bir kalıp yoktur. “Ben bir milliyetçiyim.”, “Hepimiz birer milliyetçiyiz.” vb. sözler vardır.)
2) Sözcük Seçiminin Doğru Olmamasından Kaynaklanan Yanlışlar
“Unutmayın, penisilin de çürük peynirin içinde bulunmuştu.” (TRT-1, yabancı film, 26.01.2008)
“Çürük meyve / sebze” olur; ama “çürük peynir” olmaz, “bozuk peynir” olur.
“Bir tek dolma sarmışlar.” (Fox TV, Bez Bebek, yerli dizi, 13.03.2008)
Sarma sarılır, dolma doldurulur.
“Alkolsüz Soğuk İçkiler, Alkollü Soğuk İçkiler (AÖF, “Yiyecek ve İçecek Hizmetleri” dersi, TRT-4, 18.04.2008)
Yukarıdaki tamlamalarda “içki” değil “içecek” sözcüğü kullanılmalıydı; çünkü içki “alkollü içecek”tir.
“Onlar da ‘Velev ki siyasaldır’
diye fötr giymeye başlamışlar.”
“O çözüme kadar, durumun komikliğini anlatmak
için Karacahisarlılar gibi hepimiz fötr mü giysek? (Can Dündar, Milliyet,
07.06.2008)
Türkçede “eldiven, boyunbağı, şapka, fötr vb.” giyilmez, takılır.
“Ağaç yıkılıyor, kaçın!” (TRT-1, yabancı çizgi film, 13.06.2008)
Ağaç “yıkılmaz”, devrilir.
“Her an aklımdan çıkmıyor.” (Güzin Abla köşesi, bir okuyucu, Hürriyet-Kelebek, 10.07.2008)
“Her an” olumlu yüklemle kullanılır; “çıkmıyor” yüklemiyle burada kullanılabilecek söz, “hiçbir zaman”dır.
“Asla çıkamayabiliriz.” (Dr. Who, yabancı film, altyazı, Business Channel, 26.06.2008)
Burada “asla” değil, “hiç” kullanılmalıydı.
3) Sözcüğün Yanlış Yerde Bulunmasından Kaynaklanan Yanlışlar
“İlhan Selçuk ve Doğu Perinçek’in korumaları adliyeye sevk edildiler.” (Ulusal Kanal, haberler, 22.03.2008)
Tümce bu biçimiyle, korumaların “İlhan Selçuk ve Doğu Perinçek’in olduğu” anlamına gelmektedir; oysa korumalar Doğu Perinçek’indir. Tümce şöyle olmalıdır: Doğu Perinçek’in korumaları ve İlhan Selçuk adliyeye sevk edildiler
“Tıpkı küf mantarları gibi, vücut mantarları da nemli, havasız ve temiz olmayan ortamları severler.” (Hospitalium, bilgisunar sitesi, 11.04.2008)
“Nemli, havasız ve temiz olmayan ortamlar” anlatımından, ortamların “nemli olmaması”, “havasız olmaması” anlaşılır; oysa bunun tersi söylenmek isteniyor. Buna göre tümce şöyle kurulabilir: Tıpkı küf mantarları gibi, vücut mantarları da temiz olmayan, nemli ve havasız ortamları severler.
4) Deyimlerle İlgili Yanlışlar
“Hain Er Ramazan Yüce’nin foyası ortaya döküldü.” (Habertürk, haber yazısı, 14.01.2008)
Deyimimiz “foyası ortaya çıkmak”tır.
“Irkçı parti 1 Mayıs’a da el uzattı.” (Hayat TV, haberler, 18.02.2008)
“El uzatmak” yardım etmek demektir; oysa anlatılmak istenen, ırkçı partinin o işe de karıştığıdır. Tümce “el uzattı” değil, “el attı” deyimiyle bitmelidir.
“Kız, canına ot tıkayacak.” (Kavak Yelleri, yerli dizi, Kanal D, 24.01.2008)
Deyimimiz “çanına ot tıkamak”tır.
“… yatak döşek yatıyor.” (Star TV, altyazı, 06.01.2008)
Deyimimiz “yorgan döşek yatmak”tır.
“Bana para yedirmeye nasıl cüret edersin?” (TNT, yabancı dizi, 01.05.2008)
Burada “para yedirmek” değil, “rüşvet vermek” denmeliydi.
5) Atasözleriyle İlgili Yanlış(lar)
“Her horoz kendi çiftliğinde öter.” (TV8, bir spor eleştirmeni, 27.06.2008)
Atasözümüz “Her horoz kendi çöplüğünde öter.” biçimindedir.
6) Tamlayan Eki Eksikliğinden Kaynaklanan Yanlış(lar)
“…çeltikten üretilen pirinç fiyatları…” (Skytürk, haberler, 18.04.2008)
Tamlama bu biçimiyle “pirinç fiyatları”nın çeltikten üretildiği anlamını vermektedir; oysa pirinç, çeltikten üretilmiştir. “Pirinç” sözcüğü “pirincin” yapılarak yanlışlık giderilebilir.
7) Tamlanan Eki Eksikliğinden Kaynaklanan Yanlış(lar)
“Bakanlar Kurulu Başbakanlık Merkez Binada toplandı.” (TV Net, haberler, 14.07.2008)
Tamlama, “Başbakanlık Merkez Binası”dır, (tamlananı sıfat almış) ad tamlamasıdır.
8) Yazım Kurallarına Aykırılıktan Kaynaklanan Yanlış(lar)
“Düşte gör.” (Kamyonet arkasındaki yazı)
Kamyonet sahibi “güç durumda kalırsan kimseyi yanında bulamazsın” anlamında “Düş de gör.” demek istiyor; ama “Düşte gör.” diye yazılınca “Hayalde / rüyada gör.” gibi bir anlam çıkıyor.
9) Virgül Eksikliğinden Kaynaklanan Yanlış(lar)
“Erdoğan Şener’in ardından ne dedi?” (Fox TV, haber yazısı, 12.07.2008)
Tümcenin öznesi -bu biçimiyle- “gizli özne: o”dur; oysa anlatılmak istenene göre özne, Erdoğan’dır. Erdoğan’dan sonra virgül konmaması “Erdoğan Şener” diye bir adın doğmasına ve öznenin değişmesine yol açmaktadır.
10) Dolaylı Tümleç Eksikliğinden Kaynaklanan Yanlış(lar)
“Çalışma hayatına ilişkin kazanılmış haklarını öğren, öğret, sahip çık!” (ÇHD İzmir Şubesi, 1 Mayıs 2008 Bildirisi)
“Sahip çık”tan önce “haklarına (ya da onlara)” dolaylı tümleci getirilmelidir.
11) Mantık Yanlış(lar)ı
“Suda boğulan çocuk yaşamını yitirdi.” (Ata TV, haberler, 31.05.2008)
“Suda boğulup” yaşamını yitirmemek olur mu?
12) Çeviri Yanlış(lar)ı
“Bu bir siyah ve beyaz lemur.” (e2, yabancı film, altyazı, 15.06.2008)
Türkçede “siyah beyaz kedi” denir, “siyah ve beyaz kedi” denmez. Dolayısıyla bu çevirinin de “siyah beyaz lemur” biçiminde olması gerekirdi.
──────────
*Bu yazının birincisi ÇTD’nin 199., ikincisi 211.
sayısında yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder